Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
Karimla Turkiye’ye kesin donus – Part 4- &quo
Part 4 – “Pilav ustu, 500 Dolar”
Mehmet gittikçe daha çok yeni sevgilisiyle zaman geçiriyordu. Sevgililer gecesinde de pek odamıza gelmiyordu artık. Duygu onu tamamiyle kaybetmemek için hiç şikayet etmiyordu. Bazan evimize geç saatte haber vermeden gelip salonda işini görüp gidiyordu.
Yine böyle bir gece geldiğinde yanında Okan da vardı. Olayı anlayacak diye çok korktuk. Nasıl davranacağımızı bilemedik. İkisi de sarhoştu. Ama Okan daha kendindeydi. ” Ya, çocuklar kusura bakmayın. Mehmet tutturdu gidelim diye bir türlü engelleyemedim.” Zaten Okan her zaman daha düşünceli ve prensip sahibi biriydi. O da karısından başka kadınlarla oluyordu vs. ama bunları yaparken en azından saygısızlık gibi görünmemesine dikkat ederdi.
“Yok canım, buyrun dedim .” Sakin görünmeye çalışarak. İçeri girdiler. Mehmet Duygu ‘ya yılışır gibi yaptı. Duygu onu geçiştirip elinden kurtuldu. Mehmet kanepeye geçti. Okan yanına oturdu, biz de karşılarına. Ne konuşacaktık ki.
“Nerde içtiniz?’ diye sordum. Mehmet cevap verdi. sonra,” işkembeci yerine buraya gelelim dedim. ” deyip. Yerinden kalktı Duygu’nun yanına geldi. Öpmeye kalktı. Duygu başını kaçırdı. Okan, “Napiyosun Mehmet yaa?” diye kalkıp onu yerine oturtmaya çalıştı.”Mehmet sinirlendi. “Okan karışma sen Oğlum. Bizim muhabbetimizi bilmiyorsun sen.”
Okan Mehmeti bırakacak gibi değildi. Fena Kavga çıkacak ti. Müdahale etmeliydim.
Yanlarına gidip Okan’ı kolundan tuttum. “Biraz gelirmisin?” dedim.”
Şaşırmıştı. Mutfağa götürdüm. Çok utanıyordum ama olayı anlatmam gerekiyordu. Okan’ın bunu normal karşılamaya cağını biliyordum. Yine de başka çarem yoktu.
Yüzü mü ateş basmıştı zaten. “Okan sana bazı şeyleri anlatmam lazım ama n’olursun aramızda kalsın.” diye başladım konuşmaya. “N’oluyor Taner?” dedi merakla.
“Belki fark etmişsindir. Duyguyla, Mehmet arasındaki durumu.” biraz durup devam ettim. “Birkaç aydır Duygu Mehmet’le oluyor.”
“Nasıl yani?”
“Yani… Sevişiyorlar.” Daha fazlasını söylemek istemedim. Ağzı açık kalmıştı. Devam ettim “Duygu rahat kız biliyorsun. Mehmet de fırlama. Bir şeyler oldu engelleyemedim. Gizli tutmaya çalışıyoruz. N’olur yardım et.” Bir şey demedi Başını uzatıp mutfaktan salona baktı. Bana dönüp, “Sen buna izin veriyor musun yani?”
“Ne yapabilirim ki Okan? Alan razı veren razı ” Karımı üzmek istemiyorum.
“Oğlum delimisin? Herif karını sikiyor. Sen üzülmesin karım diyorsun. Şu hallerine bak.” Bende baktım bu defa. Mehmet, Duygu’yu elleri masada eğmiş, eteğini kaldırmış, kendi paltolonu da dizlerinde, sikiyordu.
Karımın inlemeleri artarken, konuşmamızı kesip seyretmeye başladık. Okan’ın seyretmesine hak veriyordum. Tahrik olmamak mümkün değildi.
En yakın arkadaşımla, öteki arkadaşımın karımı sikmesini seyrediyorduk. Utancın da ötesindeydim şu an. Sikim Kalkmıştı. Okan’ın ne düşündüğünü düşününce Utanıyordum ama kendime engel olamıyordum.
İnşallah götünden sikmiyordur, dedim kendi kendime. Okan’a daha fazla rezil olmak istemiyordum. Bacakları titrerken “Ah! Ah” diye haykıran karımın boşalmaya başladığını fark ettik.
Tam o sırada Mehmet kalçalarını geri çekip, biraz daha yukarıdan tekrar ittirdiğinde, amından çıkartıp götüne soktuğu belliydi. Karımın” Ayyy!” diye attığı çığlık da bunu onaylıyordu. Son zamanlarda bazan böyle yapıyordu Mehmet. Boşalmak için göt deliğini kullanıyordu karımın. Amını sikiyor olsa bile. Çok alışmıştı o daracık deliğe bir anda gömmeye.
Bu olaya Okan bile “Of!”çekti gayri ihtiyari. Mehmet’in karımın götüne akıtması fazla zaman almadı.
Bu arada karım kendini ve Mehmet’i elleriyle taşıyamadığı için göğsüyle yaslanmıştı masaya. Mehmet doğruldu pantolonunu çekti. Fermuarını falan kapatıp kanepeye geri yığıldı. Duygu masada öylece kalmıştı. Eteği kalkık. Belden aşağısı çırılçıplaktı. O muhteşem dolgun kalçaları gözlerimizin önüne serilmiş halde, çıplak ayaklarıyla yere basıyordu.
Nefes nefese olduğunu duyuyorduk. Kimse konuşmuyordu. Bir rezaletin son perdesi oynanıyordu resmen. Utancımdan yerin dibine giriyordum. Ama sikim hala inmemişti.
Mehmet Bize döndü, Okan’a Baş işaretiyle karımı gösterdi. Git sik diyordu resmen. Okan tepki göstermeyince,
“Çekinme kanka ya Taner’in karısı. Yabancı değil” diye güldü. Okan bana dönüp baktı tepkimi görmek için. Sessizce baktım. “Hadi bak, karı hazır duruyor orda.
İster amından ister götünden. Neresinden istersen sik. Geçen gün demiyormuydun Duygu’da ne kalça var diye. Al işte karşında karı.”
Sarhoşluk Mehmet’in ağzını iyice bozmuştu. Okan tereddüt ediyordu ama deminki gibi ahlak nutukları da atmıyordu. Mehmet “Hadi lan! Git sik karıyı amına koyiyim. Artistlik yapma şimdi.” deyince Okan yanımdan ayrıldı. Gidip Duygu’nun arkasında durdu. Fermuarını açıp pantolonunu indirdi karıma arkadan dayandı. Olanı görmememe rağmen girdigini Karımın inlemesinden anladım. İki yandan kalçalarını kavrayıp, kendi kalçalarını oynatmaya başladı. Demin Mehmet’e laf eden arkadaşım, şimdi kendisi sikiyordu karımı.
Zevkini çıkarta çıkarta, yavaş yavaş gidip geliyordu. Sanki ben orda değilmişim gibi, acelesi yokmuş gibi. Ses bile çıkartmıyordu. Yanına gittim, onu rahatsız etmekten çekinerek. Girip çıkışını görme arzum dayanılmaz haldeydi. Yandan seyretmeye başladım. Okan bana baktı.
Çıkarttı. Eliyle tutup bana gösterdi. Taş gibi yarağ. Başı mosmordu. Karımın sularıyla pırıl pırıl parlıyordu Tekrar dayayıp gömdü karımın amına. Şapır şupur sesler çıkıyordu Okan girip Çıkarken.
Karımın yüzüne baktım. Yanağını masaya dayamış, kendini Okan’a teslim etmişti. Ondan hoşlandığını bana bir seferinde söylemişti. Yüzünden de belliydi, halinden çok memnun olduğu zaten.
Dakikalarca gidip geldi Okan. Duygu tekrar boşalmaya başladı. Okan’a “Dışarı boşal lütfen” dedim. Her an boşalabilirdi çünkü.
Nitekim birazdan çıkartıp poposuna, elbisesine fışkırtmaya başladı. Uzun uzun boşaldı. Mehmet’e göre çok sessizdi. O da kendine gelince pantolonunu çekip kanepeye, Mehmet’in yanına geçti. Mehmet seviyesiz bir harekette elini kaldırıp “Çak” dedi. Okan çok normal bir şey gibi Havada elini çaktı Mehmet’in. İkisinin de yüzü gülüyordu.
Duygu hala masanın üstüde yığılıydı. Hareket etmemiş olmamasına rağmen nefes nefeseydi. Bitabtı.
Okan,”Geç kalıyorum. Kalk Olum. Gidelim” dedi.
“Aa! Çok geç olmuş ya” dedi Mehmet.
Kalktılar. Mehmet sallanıyordu. “Sikti de gitti gibi olacak ama…” dedi. Kahkaha patlattı. Okan biraz utandı onun davranışından. “Hadi yürü!” deyip kolundan çekti. Bana
“Hoşça kal dostum.” deyip gittiler.
Çok azmış haldeydim karımı sikmeliydim.
Arkasına geçtim. Sikimi çıkardım. İyice Şişmiş, vıcık vıcık amına soktum. Mehmet’ in dölü karımın götünden sızıp sikimin üstüne akıyordu. Kalçalarını okşarken Okan’ın dölü elime bulaştı. Bir iki harekette kendimden geçtim. Çıkarttım. 31 çekerek boşalmaya başladım.
“Aşkııım! Aşkııım! Seni seviyorum ” diye haykırıyordum.
Bir sınırımızı daha aşmıştık. Kontrolümüz dışında, Mehmet’ ten sonra en yakınımızdaki ikinci kişi de Duygu’yu yapmıştı. Okan daha düzgün biri olduğu için belki bu işi burada bırakır diye düşündüm. Duygu’yla konuştuk. O benim kadar tasalanmıyordu. Erkeklere ve sekse hep düşkündü. Beni üzmek islememesine rağmen hoşuna gidiyordu olanlar.
İki akşam sonra Okan’dan mesaj geldi. Müsaitsek yemekten sonra gelmek istiyordu. Gelme nedeni belliydi. Duygu
“Gelsin Gelsin” dedi sevinçle. Tedirgindim ama gel dedim.
Okan kocaman bir buket çiçekle geldi. Oturmadan elindeki çantadan iki küçük kutu çıkartıp Duygu’ya ve bana uzattı. Buketi masaya koyup kendi kutumu açtım. Benimkisi iyi marka bir saatti. Duygu’nun “Ay çok güzel! Çok teşekkür ederim” dediğini duydum. Gerçekten de güzel ve pahalı olduğu belli bir kolye tutuyordu elinde. Hemen boynuna taktı.
“Ne gerek vardı Okan’cığım” dedi.
Oturduk. Okan hemen konuya girdi. “Dün Mehmet’le buluşup konuştuk… Biraz durup ikimizi de süzdü. “Meğer sizin başka marifetleriniz de varmış söylemediğinizi” dedi.
Ağzımızı açmadığınızı görünce” Pilav üstü döner” dedi.
“Anlamadim” dedim.
“Ya ben uydurdum onu. Mehmet Duygu’yu senin üstünde yaptığını söyleyince aklıma o geldi birden. Mehmet çok güldü sizde gülersiniz zannettim.” Onun üstüne, Mahçup mahçup gülümsedik. Okan samimi biri olduğu için rahatça konuşuyordu bizimle.
“Peki dün akşam bana başta söylediklerin hakkında ne düşünüyorsun?” dedim,” Hani Mehmet’in yaptıklarına nasıl razı olursun dedin ya.”
“Canım ne biliim işte. Öyle demem gerektiğini hissettim. Mehmet zorla yapıyor zannettim falan. Meğerse siz çok memnunmuşsunuz durumdan. Mehmet detaylı anlattı.”
Yine utanmaya başladım. Beni nasıl gördüğünü anlamaya çalışıyordum. Onun niyeti başkaydı tabii.
“Yahu Çocuklar” dedi. “Mehmet yaptıklarınızı anlattıkça nasıl azdım, nasıl arzuladım sizi. eve gitmem gerekmeseydi, dün akşam dayanacaktım kapınıza.” Güldü. “Meğerse benim de içimde varmış bu duygular. Taner Duygu’yu Senin üstünde sikmek istiyorum. Bak işte arkadaşım. Açık açık söylüyorum. Karını senin koynunda düzmek istiyorum.”
Bunu söylerken bile ne kadar zevk aldığı belliydi. Benim yüzüm fena kızarmış olacak ki, Okan “Ya, arkadaşım hayat kısa. Dert etme aramızda kalacak! dedi.” Duygu dünden razı bence” Burası doğruydu en azından.
“Hadi Duygu’cuğum gel sevgilinin yanına bakayım.” Duygu kalkıp onun yanına gitti. Öpüşmeye başladılar. Bir iki dakika sonra Okan onun üstündekileri çıkartmaya başlamıştı bile. Karımı ayağa kaldırıp kilotuna da indirdiğinde bana dönüp, “Sen hala Soyunmadın mı?” diye sordu. Çok hızlı gidiyordu. Hatamı gidermek ister gibi hemen kalkıp soyundum.
“Yatak odanıza gidelim bana marifetlerinizi orda gösterin bakalım?’ ‘dedi Okan.
Mehmet’e en çok zevk veren pozisyonun Okan’ında hoşuna gideceğini düşündüm. Sırt üstü yattım. Duygu’da yüzükoyun üstüme. Bacak arasını bir bacağımın üstüne, başını da göğsüme dayadı.
Okan’a bakıp” Hadi Okan.” dedim Güldü. Hoşuna gitmişti. Soyunup yatağa çıktı. Duygu’nun bacaklarını kalçasını biraz okşadıktan sonra üstümüze oturup sokuverdi yarağını karımın amına. Duygu ah der demez sokup çıkartmaya başladı. Yavaş yavaş sikiyordu. Okan’ında stili buydu. En azından başta.
Karım yavaş sikilmesine rağmen kendini kasmaya başlamıştı. Gelecekti. Sarsılarak haykırmaya başladı. Evet geliyordu. Okan boşalmadı. sikmeye devam etti. Taşakları bacağıma sürte sürte sikiyordu karım. Bir karımı siktiği yere bakıyordu bir de bana. Yüzü gerilmeye başladı. Simdi Duygu’nun narin Omuzlarından asılıyordu. Terlemişti.
“0h! Oh! h diye soluyor gittikçe hizlanıyordu.
Duygu tekrar gelmeye başladı. Okan’a tekrar hatırlatma ihtiyacını hissettim. “Dışarı boşal lütten Okan.”
Okan dışarı çıkartıp böğürürken 31 Çekerek boşaldı. ilk döl öyle bir fışkırdı ki yanağıma indi. Sonrakilerde Duygu’nun saçlarına sırtına, Poposuna.
O gece bir kaç posta daha sikti Duygu’yu. Yastık sohbeti yaptık üç kişi. Çok hoşuma gitmişti bu. tekrar yapacaktık. Ama Okan benim vücudumda hiç kıl olmamasının
daha iyi olacağını Söyledi. Zaten hemen hemen kılsız vücudumu tamamiyle kılsız yapmaya karar verdik. Bu Duygunun görevi olacaktı.
Duygu o hafta kızlarla buluştuğunda garip hissettiğini söyledi bana. İkisini kocasıyla yatıyordu artık. Onları sıkıcı bulmasına rağmen hoşuna da gidiyordu kız arkadaşlarının Olması. Ayrıca onlara boynuz takıyor olmaktan da çok haz alıyordu. Bu kız boynuz takmanın her türlüsünden hoşlanıyordu açıkçası. Bu arada duygu tüy dökücülerle beni kısa sürede tamamaye kılsız bir hale getirmişti. Parlak halimi görünce ben bile şaşırdım ve hoşlandım.
Bir kaç gün sonra Okan yine geldi. Benim kılsız halime iltifat edip, “Hah şöyle ya, bir yatakta iki kıllı olmaz “dedi.
Güzel şehvet dolu bir gece daha geçirdik. Sabah ayrılırken bize para uzattı. Ne bu? dedik. “Kusura bakmayın hediye alamadım” dedi. Yok canım, olur mu öyle şey dedik ama ısrar etti. İşlerimizin iyi gitmediğini biliyordu. Arkadaşlarımızın içinde en zenginlerdendi. Paranın pek önemi yoktu. “İşlerinizi aksattınız çok. Biraz yardım eder” deyip Duygu’ya $300 bana da $200 verdi zorla.
Ondan sonrada her gelişinde öyle yaptı. Hoşumuza da gidiyordu açıkçası. Biraz rahatlatıyordu bizi maddi açıdan.
Devam edecek